Sauvignon blanc üzümüne özgü karakteristik aromaların ön planda olduğu, yeşil, otsu ve çiçeksi notalara, kavrulmuş limon kabuğu ve portakal kabuğu rendesini andıran nüansların eşlik ettiği, hafif ve derinden bir mineralitenin de kendini hissettirdiği hoş bir burnu var. Damakta narenciye ve yeşil biber notalarının ağır bastığı, hafif tereyağımsı nüansların da arkadan eşlik ettiği oldukça zarif ve yuvarlak bir şarap. Bitimi ise zarif olmakla beraber biraz kısa.
Şişeyi 8 dereceye kadar soğuttuktan sonra açtık. Oda sıcaklığına yaklaştıkça şarabın aroma yelpazesi daha da zenginleşmekle beraber düşük asiditesi kendini biraz daha fazla hissettirdi. Şarabın asitlilik oranı herhangi bir yemeğe eşlik etmesini önlemekle beraber gevşek ve ruhsuz bir yapıya sebebiyet verecek kadar da düşük değil. Hatta kendisi içtiğim en güzel Türkiye beyazlarından biri ve 20 tl civarı fiyatı ile iyi bir fiyat/kalite şarabı.
Ayrıca üreticinin, şarabın asiditesini arttırmak için üretim süreci içinde manipulasyona (asidifikasyona) gitmemiş olması açıkçası hem biraz şaşırtıcı hem de sevindirici. Sevindirici, çünkü en azından benim kişisel deneyimim sonradan asit eklenen şarapların genel bütünlüğünün ve harmonisinin bozulduğu yönünde. Tabi yanılıyor da olabilirim ama her koşulda bir şarap üreticisinin böyle bir sorunu manipulatif yöntemlerle kolayca çözmek yerine, bağda, hasat vaktinin belirlenmesi, üzüm cinsi seçimi yada bağdaki konum farklılığına dayalı çeşitli bağcılık teknikleri ile çözümlemeye yönelmesi, yere özgü ve karakterli şaraplar üretmesinin yolunu açacaktır... Valhasılı takipteyiz.
Görsel: Jack Vettriano, "Mad Dogs..."
Not: Napa Vadisinde asidifikasyonla ilgili bir makale: http://www.worldoffinewine.com/news/acid-test-acidity-and-acidification-in-napa-valley-4849842
Görsel: Jack Vettriano, "Mad Dogs..."
Not: Napa Vadisinde asidifikasyonla ilgili bir makale: http://www.worldoffinewine.com/news/acid-test-acidity-and-acidification-in-napa-valley-4849842
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder