29 Mart 2016 Salı

Les Dauphins Cotes du Rhone Reserve 2012 rouge (Güney Rhone, Fransa)

ledofen, o. ile beraber 2015 boyunca en çok içtiğimiz şaraptı sanırım. uygun fiyatlı, gündelik, keyifli, kolay içimli, aromatik, hoş bir güney ron kırmızısı. benim de en çok sevdiğim şaraplardan biri oldu.

koyu yakut kırmızısı renginde, grenache, syrah ve mourvedre üzümlerinden yapılmış, %13,5 alkollü, orta gövdeli, dengeli bir şarap. burunda yoğun kırmızı/siyah orman meyvelerine belli belirsiz vanilya, muz ve karabiber notaları eşlik ediyor. damakta da benzer biçimde böğürtlen ve yaban mersini hakim; bitime doğru baharatsı tatlar hissediliyor. orta damakta çok hafif olmakla beraber yeşil, otsu aromalar mevcut. bitime doğru hissedilen hafif balzamik notalar ise şarabın genel aroma paleti ile uyumsuz olsa da pek o kadar rahatsız edici değil. (bu sene şarap bi miktar inişe geçmiş sanırım) *

les dauphins cotes du rhone reserve 2012, hem bar şarabı hem de bir yemek eşlikçişi olarak hoş bir kırmızı. hatta 30tl civarına türkiye'de bulunabilecek şaraplar içinde -bence- en iyilerinden. karışık pizza ile tavukla yada kırmızı etle de uyumlu. gerçi biz en çok karışık pizza/pide ile beraberliğini sevdik. fakat yoğun domates ve salça sosları ile iyi geçineceğini sanmıyorum. dediğim gibi fiyat-performans açısından oldukça başarılı.

*bu balzamik notalar sanki ilk içtiğimizde yok muydu neydi. bu sefer bir tuhaflık sezdim -acaba şarap yavaştan inişe mi geçiyor diye düşündürdü... eğer öyleyse 2012 vintajı bu sene içinde tüketilse iyi olabilir.
** görsel: "wine-dance", gloria fabel. http://gloriafabel.deviantart.com/art/Wine-Dance-123787339

21 Mart 2016 Pazartesi

Monte Baixo Douro 2013 (Portekiz)

monte baixo, portoları ile ünlü douro bölgesinde üretilmiş DOC statüsünde hoş bir portekiz kırmızısı.*

portekiz douro şarapları pek çok uzman tarafından dünyada popülaritesi giderek artan fiyat/kalite şarapları olarak gösteriliyor. bir kere üretildikleri bağlar - douro vadisi -  çok kıymetli ve özel imiş - 2001den beri dünya mirası listesinde yer alıyormuş. monte baixo'nun bağları ise sanırım douro vadisinin en batısında 'baixo corgo' denen bölümde. bu bölüm en iyi portoların ve sek şarapların üretildiği bölüm değil ne yazık ki... daha batıda, okyanusa daha yakın, daha serin ve daha yağmurlu. dolayısıyla burada üretilen şaraplar (görece) daha az aromatik ve daha az alkollü. 

monte baixo 2013, dört yerel üzümden oluşmuş bir kupaj: touriga franca, touriga nacional, tinta roriz (tempranillo), tinta cao. mor röfleli koyu yakut renginde, yuvarlak, ince fakat güçlü; canlı asiditesi ve belirgin tanenleri ile dengeli ve yumuşak içimli bir kırmızı.

burunda (porto kokusunu andıran) tütün, mürdüm eriği, frambuaz ve şekerli aromalar hissediliyor; damakta ise meyankökü baskın olmakla beraber hafiften tütün, erik ve frambuaz... tanenleri oldukça belirgin olmasına rağmen yuvarlak. bitimi kısa-orta, alkol oranı ise %13.

monte baixo douro 2013, kaliteli ve ekonomik (24tl idi sanırım) bir 'sofra şarabı'. iyi bir yemek eşlikçisi. fakat çok değişken ve dinamik bir yapısı var; ilk 15dk-30dk civarı canlı zinde ve açık, bir saate kadar biraz kapanıyor ve düzleşiyor, ardından yeniden açılıp zenginleşiyor.... ilginç. tekrar alırsak 1-1,5 saat dinlendirmeyi planlıyoruz...

*http://www.winesofportugal.info/pagina.php?codNode=3893
**görsel: lena gal, "perdidos sonhos". http://www.lena-gal.com/lg/?page_id=3

6 Mart 2016 Pazar

chateau de tigné, les terres chaudes, anjou 2009



kadehte sebepsiz bir neşe kendisi; ince zarif ve yumuşak bir cabarnet franc sepajı. fakat sabırsız davranmamalı, içmeden önce yarım saat havalandırmalı- bir müsaade etmeli ki açılsın. kadehte mora çalan yakut kırmızısı renginde, ortanın biraz altında gövdesiyle aromatik bir şarap. burunda siyah orman meyveleri (böğürtlen ve siyah frenk üzümü) baskın, damakta taze meyve aromalarına eklenen güçlü mineralitesi (yağmur sonrası ıslak çakıl kokusu), meşe fıçıdan gelen vanilya notaları ile birleşiyor, bitimde yuvarlanmış tanenleriyle de güzelce çerçeveleniyor. alkol oranı %12,5, asidite ve tanen dengesi alışılmışın belki biraz altında kurulmuş denebilir. bitimi orta uzunlukta, içimi kolay, hoş ve keyifli. (yanına peynirli pizza da yakışıyor ayrıca.)

anjou, fransa'nın loire vadisinde, daha ziyade roseleri ve tatlı şarapları ile öne çıkmış bir bölge. 2009 loire bölgesi için de iyi bir yıl olmuş ki bu şarap da en yüksek değerlendirme notlarını 2009 vintajı için almış.

son söz: şarap şişesi üzerinde bir sinema aktörünün imzası ve portresi (ki kendisi şatonun sahibidir) olmasaydı, şatonun önoloğunu bir belgeselde görüp de gıcık kapmasaydım, ve metro marketteki fiyatı avrupa satış fiyatının iki katı olmasaydı ve ayrıca o. da bu şarabı benim kadar sevmiş olsaydı... bir şişe daha alırdık, evet.